Alim Şentürk - Ki̇şi̇sel Ağ Sayfası

Alim Şentürk

Ki̇şi̇sel Ağ Sayfası

Günün Sözü: “Hiçbir miras dürüstlük kadar zengin değildir.”  William Shakespeare

ANA SAYFA

İÇERİK KEŞFİNE DAVET

Çeki-Yorum bölümünde 6 yeni albüm . Çoğunlukla İngiltere'den doğa fotoğrafları müzikli sunu şeklinde yayında.. 

Gezi-Yorum bölümünde ilk şehir tanıtımı:  

  • Norwich.

Yazı-Yorum bölümünde...

  • Haberler, Günlüğüm, Genel Yazılar, Mesleki Yazılar, Sevdiğim Yazılar, Sosyal Sorumluluk, Türk Dili

... ana başlıkları altında ilgili onlarca yazıya ulaşabilirsiniz.  

 

Oku-Yorum bölümünde...

  • Kitap Özetleri ve kitaplardan ve diğer kaynaklardan seçilmiş güzel yazıları bulacaksınız.

Kitap özetleri içerisinde de kitapta geçen beğendiğim sözleri buraya aktardım. Her iki bölümde de gerçekten güzel yazılar var.

                                  * * *  

Her gün bir yerden göçmek ne iyi,
Her gün bir yere konmak ne güzel,
Bulanmadan, donmadan akmak ne hoş,
Dünle beraber gitti cancağızım
Ne kadar söz varsa düne ait,
Şimdi yeni şeyler söylemek lâzım.


MEVLÂNA

 

KISA HİKAYELER

Herkes Kendi İşini Yapsın 

Adamın biri banka şubesinin önünde kestane satan bir arkadaşına gitmiş. "Çok sıkıştım, bana borç verir misin?" demiş. Kestaneci arkasındaki banka şubesini gösterip cevap vermiş. Bu banka ile anlaşma yaptım. Onlar kestane satmayacaklar, ben de kimseye borç vermeyeceğim.


Er Hans

Alman ordusunda bir askerin (Er Hans) babası ölmüş. Bu haberi askere iletmesi için albay, bölük komutanını görevlendirmiş ve haberi alıştıra alıştıra vermesini istemiş.

Komutan askerleri toplamış. "Hazır ol!" komutunu verdikten sonra, "İçinizde son zamanlarda babası ölen var mı" diye sormuş. Kimseden ses çıkmayınca; "Er Hans, seni yalan söylemekten üç gün hapse mahkum ediyorum." diye bağırmış.


Fasülyenin Cücükleri

Alman ordusunda askerler için pişirilen yemek kazanı gelmiş. Kazana kepçeyi daldıran asker fasülyenin suyunda kurtçukların yüzdüğünü görüp, komutanına haber vermiş. Komutan şöyle bir askerlere bakmış, fasülyedeki kurtçukların huzursuzluğa sebep olacağını ve disiplinin sarsılabileceğini hissetmiş. Einstein'in 'Potemkin' filmindeki sahneyi hatırlamış. Eline kaşığı almış ve kurtçukları birer birer yakalayıp yemiş. Sonra da askerlere dönüp: "Onlar kurtçuk değildi, fasülyenin cücükleriydi." demiş.

NORWICH

Norwich, Doğu Anglia (East Anglia*) bölgesinin başkenti ve İngiltere'nin Ortaçağ'dan kalma en eski şehirlerinden biri. Şehre adımınızı atar atmaz tarihi yapılar dikkati çekiyor. Öğrendiğimize göre 1500 üzerinde tarihi yapı varmış şehirde. Bu yapıların en önemlilerinden biri de 900 yıllık Norwich Katedrali. (Norwich Cathedral). Ayrıca Norwich Kalesi de muhteşem bir yapı olarak şehrin yüksek bir tepesinden yükseliyor. Rehberimizin özellikle vurguladığı üzere burası 'Hardal'ı ile de ünlüymüş. Genel olarak bakıldığında gerçekten de güzel bir şehir. East Anglia Üniversitesi de ayrı bir canlılık kazandırmış ki sokaklardaki çılgın gençlik hemen ilginizi çekiyor. Gezme fırsatı bulduğum 3 önemli yer: The Forum, Norwich Katedrali ve Kalesi.


The Forum

Gezimize rehber eşliğinde The Forum adı verilen şehrin en bilinen noktasından başlıyoruz. The Forum binası şehre göre çok modern kalıyor çünkü en yeni binalarından biri. Rehberimizin anlattığı ve aklımda kaldığı kadarıyla, aslında The Forum adını verdikleri yerde önceden büyük bir kütüphane varmış. Ancak şehrin alışık olduğu yangınlardan biri yapıyı kullanılmaz hale getirmiş. Alışık olduğu diyor rehber de çünkü eskiden beri çok fazla yangın çıkmış ve birçok bina bu yüzden kullanılamaz hale gelmiş. (Fotoğraflar arasında çok eski zamanlardan kalma yangın söndürme aracını göreceksiniz.) 1994'de yanan bina maddi olanaksızlıklar yüzünden yeniden inşaa edilememiş. Millennium Commission desteği ile 2001 yılında yeniden inşaa edilen bina 2002 yılında resmen açılmış. Şu an yılda 2 milyon kişi tarafından ziyaret edilen capcanlı bir mekan. Yeni mekan sadece kütüphane değil, insanların daha çok bir araya gelebileceği ve etkileşim halinda olacağı bir şekilde düzenlenmiş. Binanın arka kısmında şehrin en büyük kütüphanesi yer alırken, ön kısmında dükkanlar ve kafeler var. Ayrıca ortada geniş bir boşluk var ki biz gittiğimizde sergi açılmıştı o alana. Binanın önünde de geniş bir alan var. Bu alan çeşitli amaçlar için kullanılıyormuş. Amfi tiyatro gibi yay biçiminde ve geniş merdivenler yapmışlar. Konser benzeri organizasyonları burada düzenliyorlarmış. The Forum'da İngiliz çayı içtikten sonra yürüyerek şehri gezmeye devam ettik. (İngiliz çayı deseler de ne kadar İngiliz çayı olduğu tartışılır. Bir yerde okuduğuma göre Avrupa'da çay üreten tek ülke Türkiye imiş ve dünyanın 4. büyük üreticisiymiş, ayrıca tüketimde de ikinciyiz. İngiltere, Çin ve Hindistan gibi ülkelerden aldığı çayı harmanlayıp İngiliz çayı diye satıyormuş.) 


Norwich Katedrali

11. yüzyıldan kalma 900 yıllık Norman tarzı katedral, tarihi ve mimari özellikleri ile İngiltere'nin en önemli katedrallerinden biri. Önemli kılan bazı özellikler; ikinci en büyük kuleye sahip olması, 1000 adet tavan süslemesi ve geniş avlusu. Katedral yıl boyunca düzenlediği çeşitli dini ve sosyal etkinliklerle (konserler, seminerler ve sergiler de dahil olmak üzere) 500 binden fazla kişi tarafından ziyaret ediliyor. 11 bölümden oluşan katedralin avlusunda yere çizilmiş ve bir tek doğru yolun olduğu bir de labirent var. Ayrıca katedral içerisinde küçük bir hediyelik eşya dükkanı ve bir de restoran bulunuyor.


Norwich Kalesi

Normanlar tarafından 900 yıl önce (1075) Kraliyet Sarayı olarak inşaa edilen Norwich Kalesi, şehrin en görkemli yapılarından biri. 14. yüzyılda hapishane olarak kullanılan kale 1894 yılında müzeye dönüştürülmüş. İngiltere'de gezdiğim diğer müzelerde gördüğüm genel özellik burada da var: Müzeler sıkıcı olmaktan tamamen uzaklaştırılmış. Sadece gezmekle yetinmiyorsunuz müzelerde, aktif katılımı sağlamak için birçok farklı yenilik var bizim müzelerimize göre. Kaledeki müzede de yediden yetmişe her yaş grubuna hitap eden ama özellikle çocuklara yönelik birçok ayrıntı düşünülmüş. Günün farklı zamanlarındaki etkinlikler ile tiyatro ekibi o zamana ait canlandırmalar yapıyor. Çocuklar için oyun, boyama, hikaye vb. atölyeler düzenliyorlar. Zaten her şeyi maketler ile canlandırmaya çalışmışlar. Anglo-Sakson ve Viking Galerisi, Mısır Galerisi ve Sanat Galerileri de kalenin içerisinde yer alıyor. Genel bir izlenim daha: Müzelerde ve kalelerde insanlar hayatlarında sadece bir kere gelmesinler ve destek olsunlar diye üyelik sistemi gibi uygulamalar var. Sürekli yenilenen sanat sergileri var. Üyelere özel geziler (özel bölümlerde), etkinlikler, vaka çalışmaları ve seminerler düzenleniyor. Kiliselerde bile köşeye kafe yapmışlar. Kraliyet Sarayı olarak inşaa edilmiş kale içerisinde yemek yediğinizi düşünün. Dahası, size özel odalarda diğer üye arkadaşlarınız ile buluştuğunuzu, kütüphanesinde tarihle içiçe kitapları karıştırdığınızı ve epostalarınızı kontrol edebildiğinizi düşünün. Bizim yaşayan müzelerimiz yok denecek kadar az sanırım. Aklıma Koç Sanayi Müzesi geliyor en başarılı örnek olarak.

Norwich gezi fotoğrafları için tıklayın!

The Forum, Norwich Katedrali ve Kalesi hakkında ayrıntılı bilgi almak için başlıklara tıklayarak web sayfalarını ziyaret edebilirsiniz. Ayrıca bu gezide fırsat bulamasam da 'The Plantation Garden', 'The Cathedral Church of St. John the Baptist', 'Sainsbury Centre for Visual Arts' ve 'Dragon Hall' görülebilecek yerler arasında.

* East Anglia hakkında ayrıntılı bilgi için tıklayın. (Bilgiler İngilizce)